Haber

Malatya’da depremzedelerin yemek ve traşları Mehmetçik’ten.

6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremlerin ardından Mehmetçik, Malatya’da kurulan çadır kentte depremzedelerin günlük ihtiyaçlarını karşılıyor.

Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin yanında kurulan çadır kente kentteki depremlerde evleri yıkılan veya hasar gören 1350 kişi yerleştirildi.

Yaklaşık 250 çadırın bulunduğu alanda, depremzedelerin günlük ihtiyaçlarını karşılamak için Malatya 2. Ordu Komutanlığı ve Kırklareli 41. Komando Tugay Komutanlığına bağlı 75 işçi görev yapıyor.

Fırında ekmek pişiren ve depremzedeler için üç öğün yemek hazırlayan askerler, odun keserek yanmaya hazır hale getiriyor.

Afetzedeleri de tıraş eden Mehmetçik, lise ve üniversiteye hazırlanan öğrencilere destek oluyor.

Depremzedeler Mehmetçik’e minnettar

Akrabalarıyla çadırda kalan 27 yaşındaki Arzu Aylaz, asker ve polisin kendilerini ilk günden beri hiç yalnız bırakmadığını söyledi.

Aylaz, “Şikayetimiz, eksiğimiz varsa söylüyoruz, yardımcı oluyorlar. Ellerinden geleni yapıyorlar.” söz konusu.

Ablası Meltem Aylaz da hayatlarının bir gecede değiştiğini belirterek, zorlu bir süreçten geçtiklerini kaydetti.

Mehmetçik’in kurallarını kolaylaştırdığını anlatan Aylaz, “Bak bazen rüya gibi oluyor. Sıcacık yatağımızdan kalktık ve bir gecede bu duruma düştük. Annem de sağlıklı bir bireydi, yürüyordu. O da içeride. yoğun bakımda ölüm kalım savaşı veriyor. Bilmiyor. Bu bir gecede oldu. Allaha şükür hala hayattayız, hayattayız.” dedi.

Evleri hasar gören 3 çocuk babası 38 yaşındaki Aziz Başkan Mehmetçik’e minnettar olduklarını belirterek, “Türk Silahlı Kuvvetleri burada olmasaydı şimdi burada düzen olmazdı. başından sonuna kadar Allah onlardan razı olsun.” ifadesini kullandı.

Çadır kentte eşiyle birlikte kalan 68 yaşındaki Güler Toy, evlerinin hasar gördüğünü ve tüm ihtiyaçlarının burada karşılandığını ifade etti. Vatandaşlarımız yardımları gönderiyor ve detaylı bir şekilde dağıtıyorlar.” söz konusu.

Askerin özveriyle hizmet verdiğine işaret eden Toy, “Yemeği günde üç kez veriyorlar. Biz yaşlandık, gelmezsek getiriyorlar. Allah razı olsun. Ayağımda ayakkabı yoktu. .Askerlerimiz bulup getirdiler sağ olsunlar.O kadar içten ve candanlar ki ‘Anne abla’ diyorlar ve ağızlarından bal damlıyor.Onlar için canımı veririm.” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu